cevriye 4
Kendi kendine mırıldanarak ilk defa bir erkeği böyle merak ediyorum, aşk bumu acaba der .
Cevriye bu duygular içinde iken kapı açılır gelen o adamdır. Telaşlı bir şekilde selam verip içeri giren adam valizini çıkarıp eşyalarını içine koymaya başlar.
Cevriye sorar ne o acilen bir yere mi gideceksin nedir bu telaşın
Adam evet gidiyorum bir daha görüşemeyiz belki der.
Cevriye nereye diye sorar
Adam çok uzaklara diye cevap verir.
Cevriye ya ben ne olacağım diye sorar.
Adam ben bu evin bir aylık kirasını vermiştim istersen bir ay burada kalabilirsin der.
Adam valizin toplamıştır telaşlı bir şekilde kapıya doğru yönelir Cevriye’ye hoşça kal küçüğüm kendine iyi bak der ve kapıda çıkıp merdivenlerden hızla inerek sokağa çıkar, Cevriye pencereden adamın arkasından sokaktan kaybolana kadar üzgün gözlerle bakar.
Cevriye hiç bu kadar kendin yalnız hissetmemiştir, hayatında hiçbir erkek kendisini bu kadar etkilememiştir.
Böyle kederler içinde akşam yemeği bile yemeden yatağın içine ağlayarak sabahı zor etmiştir…
Cevriye artık iyileştiğini ait olduğu İstanbul sokaklarına geri dönmesi gerektiğini düşünerek evden çıkar Tarlabaşından Taksime doğru yürüyüp Emek sinemasın yanındaki kitapçının önünden geçerken gözü gazete stanlarına takılır. Gazetenin birinde o adamın kocaman bir resminin görüp tam sayfa Vatan Haini NAZIM HİKMET Rusya’ya firar etti yazısını okur ve olduğu yere çöküp kalır…
Nazım Hikmet’in doğum günü anısına saygılarımızla…
Henüz yorum yapılmamış.